Doğal Cilt Bakımı Ritüellerim
On beş yaşlarımda alnımda akne çıktığında bir dermatoloğa başvurup bana yazdığı ürünleri kullanmaya başlamıştım: temizleme sütü, alnımı kızartan ve kurutan bir ilaç ve bir yüz kremi. Fransa ve yurt dışında tanınan eczanelerde satan ürünlerdi, hiç de doğal değillerdi. Akne çoğunlukla kaybolmuştu ama genel olarak cildim çok hassastı, soğuya karşı çok tepki gösteriyordu ve kolay kızarıyordu. Kılcal damar sorunu belirlenmeye başlamıştı. Yüzüm için Avene, La Roche Posay, Roc gibi markaları yıllardır kullanmaya devam ettim.
1985-86 yılında Berlin’de üniversitede okudum ve o dönemde yeni çıkan Öko-Test dergisine abone olup, kimyasallar ve çevre toksinleri ile ilgili bilgi edinmeye başladım. 20 yaşındaydım, yeni bir dünya keşfediyordum çünkü bu tür konular Fransa’da hiç güncel değildi. Kozmetik ürünlerine farklı bakmaya başlamıştım ama alıştığım ürünlerden vazgeçmemiştim. Cildim çok hassas olduğundan hayal kırıklığına uğramaktan korkuyordum. Berlin’den Fransa’ya döndükten sonra başka bir dermatolog yanaklarımda gül hastalığı teşhis edip bana antibiyotik yazmıştı. Üzülerek antibiyotiği kullanmıştım, ama cildimin hassasiyeti pek değişmemişti.
Organik kozmetikler
Almanya’ya dönmem ve yerleşmem bana yeni bakım ürünleri denemeye fırsatı sundu. Hamburg’da büyük bir kozmetik ve medikal ürünler şirketinde pazarlama alanında çalıştım ve kozmetik dünyasıyla yakından tanışma fırsatı elde ettim. Hepimizin tanıdığı Nivea marka ürünleri de yapan firmaydı. O dönemde kimyasal içeren kozmetik ürünlerinden uzaklaşıp Weleda, Logona ve Lavera gibi Alman organik kozmetik markalarını kullanmaya başladım. Almanya organik kozmetik konusunda oldukça gelişmişti ve piyasada çok kaliteli ürünler bulunuyordu. Yüz kremi, vücut bakım yağı, temizleme sütü ve şampuan gibi organik ürünler satın alıyordum. Arada sırada jojoba, kayısı çekirdeği gibi soğuk pres sabit yağları organik ürünler mağazası veya eczaneden temin ediyordum. Doğal cilt bakım ürünleriyle yolculuğum bu şekilde başladı. Uzun seneler organik kozmetikler satın almaya devam ettim.
Kendi bakım ürünlerim
Yirmi iki sene önce naturopati ve aromaterapi eğitimlerine başladıktan sonra yüz ve vücut bakım yağlarımı kendim hazırlamaya karar verdim. Bir dönem organik temizleme sütü ve yüz kremleri satın almaya devam ettim, sonra yüz kremleri ve vücut bakım balsamlarını kendim yapmaya başladım. Bu süreçten sonra sadece şampuan, sabun ve yüzüm için 50 korumalı faktör güneş kremi satın alıyorum. Cilt bakımım için gereken her şeyi kendim üretiyorum, mevsime ve cildimin ihtiyaçlarına göre formülleri değiştiriyorum.
Bakım ritüellerim
Bu yazıda paylaştığım cilt bakım ritüelleri yaşıma, cildimin tipine ve ihtiyaçlarıma uygun; 57 yaşındayım, cilt tipim hassas ve nemsiz-kuru. Tabii ki cilt bakım programlarının yaşa, cildin durumu ve ihtiyaçları, mevsim ve kişisel tercihlere göre ayarlanması gerekiyor.
Yüz temizliği
Yüz temizliği: Genelde zeytinyağı kullanıyorum. Alternatif olarak temizleme sütü veya hidrolat, aloe vera jeli, kastil sabun ve uçucu yağlar içeren bir sıvı yüz temizleyici tercih ediyorum.
Göz makyajı: Zeytinyağı veya temizleme sütü kullanıyorum.
Tonik: Gül, zarif/tıbbi lavanta veya mersin hidrolatı kullanıyorum.
Yüz ovması: Ya tek başına öğütülmüş badem veya öğütülmüş badem, portakal kabuğu ve gül yaprak tozu içeren bir karışım ile haftada birkaç defa temizlik/hafif peeling yapıyorum. Bazen karbonat ve zeytinyağını karıştırıp peeling yapıyorum.
Yüz maskesi: Yoğurt, bal ve öğütülmüş bademden oluşan bir maskeyi çok arada sırada uyguluyorum. Geçmişte kil ile düzenli olarak maske yapıyordum ama artık daha sulu bir maske uygulamayı tercih ediyorum.
Yüz bakımı
Aloe vera jeli: Bazen yüz bakım yağını sürmeden önce cildime aloe vera jeli uyguluyorum.
Yüz bakım yağı (“serum”): Sabit yağ karışımı ve uçucu yağlar içerir. Formülleri sürekli değiştiriyorum.
Yüz kremi: Yüz bakım yağından sonra krem sürüyorum. Mevsime ve ihtiyaçlarıma uygun farklı formülasyonlar kullanıyorum. Yüz kremi genelde badem veya susam yağı, karite yağı, gül hidrolatı, balmumu veya emülgatör, E vitamini, biraz gliserin ve uçucu yağlar içerir.
Dudak bakımı
Sadelikten yana olduğum için genelde elimin altında olan vücut balsamını kullanıyorum.
Vücut temizliği
Doğal sabun kullanıyorum, ama bütün vücudumu her gün sabunlamıyorum. Haftada bir defa nazik bir şekilde sabun ile lif uyguluyorum. Arada sırada tuz veya şeker, zeytinyağı ve uçucu yağlardan oluşan bir vücut peelingi yapmayı seviyorum.
Deodorant
Genelde çok basit bir çözüm tercih edip karbonat tozu tercih ediyorum ama yazın sıvı veya katı deodorant da kullanıyorum.
Vücut bakımı
Duştan önce kuru fırçalama veya duşun altında ıslak bir pamuk kese ile friksiyon yapıyorum. Her gün duştan sonra, bazen de duştan önce, bir vücut bakım yağı veya emülsiyon ile kendime masaj yapıyorum. Haftada birkaç defa bir vücut balsamı uyguluyorum.
Vücut bakım yağı: Mevsime, kişisel durumu ve istediğim etkiye göre seçtiğim uçucu yağlar ve zeytinyağı, susam yağı veya bir sabit yağ karışımı içerir.
Bifazik emülsyon: Vücut bakım yağı ve hidrolattan oluşan bir karışımdır. Bu tür emülsyon vücut bakım yağına göre daha hafif bir ürün ve cilt tarafından daha kolay emilir.
Vücut balsamı: Sabit yağ, karite yağ, balmumu ve uçucu yağlar içerir. Bazen Hindistan cevizi yağını da katıyorum.
Doğal bakım ve cildim
Uzun yıllardır aromaterapi karışımları ve doğal yüz ve vücut bakım ürünleri yaratmak ve kullanmaktan büyük keyif alıyorum. Hassas bir cilde sahip olmama rağmen kendi hazırladığım ürünler ile hiçbir zaman olumsuz bir tepki görmedim, ki geçmişte eczaneden satın aldığım hipoalerjenik ürünlere rağmen moral bozucu kızarıklık ve sivilce sorunu yaşamıştım.
Cildimin daha dayanıklı ve dirençli olduğunu görüyorum, gençliğimde başlayan kılcal damar ve gül hastalığı sorunu çoktan beri ortadan kalktı. Tabii ki burada eklemem gerekiyor ki, kullandığım bakım ürünlerinin yanı sıra benimsediğim beslenme ve yaşam tarzı bunda kilit bir rol oynuyor. Cilt sorunlarına bütünsel yaklaşmak esastır…
Hem cildimin sağlığı ve güzelliğini doğal, keyifli ve etkin bir şekilde koruyabilir, hem de seçtiğim uçucu yağların özellikleri ve kokuları ile istediğim etkiyi yaratıp kendimi daha iyi ve mutlu hissedebilirim.
Ambalaj olarak kullandığım şişe ve kavanozları tekrar kullandığım için sıfır atık yaratıyorum; bu şekilde hem kaynakları hem de çevreyi koruyorum. Ayrıca kendi ürünlerimi hazırlamak çok daha ekonomik.
Öz bakım ve öz sevgi
Doğal cilt bakımı ürünleri ve doğal bakım ritüelleri bizi doğa ve bedenimiz ile daha yakın temas kurmaya davet ediyor. Aromaterapi bakım ürünleri kullandığımız zaman gün be gün doğanın iyileştirici gücü ve gizemini hissetmek ve deneyimlemek için güzel ve değerli bir fırsat yaratıyoruz.
Kadın olarak bütün güzellik klişelerin ötesinde kendimizi ve bedenimizi derinden kabul etmeye ve kucaklamaya ihtiyacımızın olduğuna inanıyorum. Doğal cilt bakım ritüelleri öz bakım ve öz sevgi ritüelleridir.
Merak ediyorum, doğal cilt bakım ürünleri kullanıyor veya kendiniz hazırlıyor musunuz? Neler tecrübe ettiniz, cildinizde olumlu değişiklikler gördünüz mü?
Doğal cilt bakımı ile ilgileniyorsanız sizi 21 Ocak tarihinde 11:00-12:30 saatleri arasında düzenlenecek, herkese açık ve ücretsiz olan “Cildinizin ihtiyaçları, Bakım Ürünleri ve İçerikleri” etkinliğine katılmaya davet ediyorum. (Zoom Toplantı Kimliği: 844 4012 1623, Parola: 549829)
Doğal cilt bakım ürünleri kendiniz hazırlamayı öğrenmek istiyorsanız 4-11 Şubat tarihlerinde düzenlenecek olan “Doğal Cilt Bakımı Eğitimi” ‘ ne katılabilirsiniz.
Kendinize iyi bakmanız dileğiyle,
Marielle
Siz de fikrinizi belirtin